Karaağaç’ın 102. Kurtuluş Yıl Dönümü: Lozan’dan Bugüne Uzanan Özgürlük Hikâyesi

Edirne
Güncelleme:

24 Temmuz 1923’te imzalanan Lozan Barış Antlaşması sonucunda, Yunanistan tarafından savaş tazminatı olarak Türkiye’ye bırakılan Karaağaç, Meriç Nehri’nin batısında, Edirne’nin Yunanistan sınırındaki bir mahallesidir. 1

Osmanlı döneminde sayfiye yeri olarak bilinen Karaağaç, dönemin modern şehircilik anlayışıyla açılmış, birbirini dik açıyla kesen yolları boyunca sıralanan bahçeli evleri ve konaklarıyla, dönemin mimari özelliklerini yansıtmaktadır.

1872 yılında inşa edilen tren istasyonu ile birlikte gelişmeye başlayan bölge; yabancı konsolosluk binaları, hafta sonu evleri, otelleri, lokantaları, sineması, dans salonları ve kafeleriyle bir dönem “Küçük Paris” olarak anılmıştır.

Osmanlılar tarafından fethedilmeden önce burada “Maraş Köyü” adlı bir yerleşim bulunduğunu, zamanla halk arasında çıkan bir anlaşmazlık sonucu köyün “Eski Maraş” ve “Yeni Maraş” olarak ikiye ayrıldığını, bu iki bölgeden Eski Maraş’a daha sonra Karaağaç adının verildiğini Dr. Rıfat Osman Bey’den öğreniyoruz. 2

1828–1829 ve 1878–1879 yıllarında iki kez Rus işgaline uğrayan Karaağaç, Balkan Savaşı’nın ardından, 30 Mayıs 1913 tarihli Londra Antlaşması ile müttefiklere bırakılmış, sonrasında Bulgarlar tarafından işgal edilmiştir. Ancak 29 Eylül 1913 tarihli İstanbul Antlaşması ile yeniden Osmanlı topraklarına katılmıştır.

Birinci Dünya Savaşı sırasında zaman zaman el değiştiren Karaağaç, Fransız askeri makamlarının yönetiminde kurulan Müttefikler Arası Trakya Hükûmeti’ne Gümülcine ve İskeçe ile birlikte yaklaşık yedi ay süreyle merkezlik yapmıştır.

San Remo Konferansı kararlarıyla 27 Mayıs 1920’de Batı Trakya’ya giren Yunan kuvvetleri, 20 Temmuz 1920’de Karaağaç, Uzunköprü ve Tekirdağ’a taarruz ederek işgale başlamıştır.

11 Ekim 1922 tarihli Mudanya Mütarekesi’nin 3. maddesine göre:

Barış antlaşması yapılıncaya kadar bölgede güvenliği sağlamak amacıyla, Meriç’in sağ kıyısı ve Karaağaç ile birlikte müttefik devletlerce saptanacak yerlere yerleşmek üzere müttefik askerî birlikleri tarafından işgal edilecektir.”

Bu madde uyarınca Karaağaç, Yunanlılar tarafından tahliye edilmiş ve Fransız askerî kuvvetlerinin kontrolüne bırakılmıştır.

Karaağaç, Edirne–İstanbul demiryolu hattı, askerî savunma konumu ve tren istasyonu nedeniyle stratejik öneme sahipti. Ankara Hükûmeti, Karaağaç’ı Edirne’nin ayrılmaz bir parçası olarak görmekteydi. Lozan Konferansı’nda, Yunanistan’ın Türkiye’de neden olduğu tahribatlara karşılık tamirat bedeli gündeme gelmiş, Türk heyeti bu bedelden feragat ederek Karaağaç’ın Türkiye’ye devrini sağlamıştır. Rum halkının mübadeleyle bölgeden ayrılmasıyla birlikte, 15 Eylül 1923’te Karaağaç resmî olarak Türk Hükûmeti’ne teslim edilmiştir. 1,3–5

Kurtuluşun beşinci yıldönümünde, 16 Eylül 1928 tarihli Edirne Postası gazetesi, Karaağaç’ın teslim alınışını şu satırlarla aktarır:

Resim-1: 16 Eylül 1928 tarihli Edirne Postası gazetesi
Resim-1: 16 Eylül 1928 tarihli Edirne Postası gazetesi

15 Eylül 1923 Cumartesi günü, tam beş yıl önce bugün, Karaağaç kahraman askerlerimiz tarafından geri alındı.

Saat 12.00’de teslim protokolü, Vali Vekili Abdullah Naci (Akbay) Bey ile Yunan Valisi Mavridis arasında imzalandı.

Öğleden sonra saat 15.00’te, hükümet dairesi önünde toplanan halk ve mektepliler (öğrenciler), başta mebuslarımız (milletvekillerimiz) olduğu hâlde eski hudut mıntıkasına hareket ettiler.

Balkan Savaşı’nın sembollerinden olan Şehitler Abidesi’nin önünde beş dakika saygı duruşunda bulunduktan sonra yola devam eden Genç Mektepliler, saat 15.30’da büyük bir tezahürat eşliğinde Karaağaç’a ulaştılar. Sınıra akın eden öğrenciler, Yunanlıların diktiği abideleri balta ve kazmalarla ortadan kaldırdılar.

Kurtuluş Bayramı dolayısıyla Karaağaç, baştan başa bayraklarla donatıldı. 5

Resim-2: Karaağaç’ın Kurtuluş Gününe ait tarihi bir hatıra (Soldan itibaren: Posta ve Telgraf Başmüdürü Necati, Vilayet Umum Hukuk Müdürü Enis Behiç Bey (Koray), Mirliva Gümülcineli Hüseyin Hüsnü Paşa, Edirne Valisi Şakir Bey (Kesebir), Jandarma Mülazımı, Müfettiş Miralay Mümtaz, Edirne Defterdarı Avni, Edirne Polis Müdürü Rıfat Beyler)
Resim-2: Karaağaç’ın Kurtuluş Gününe ait tarihi bir hatıra (Soldan itibaren: Posta ve Telgraf Başmüdürü Necati, Vilayet Umum Hukuk Müdürü Enis Behiç Bey (Koray), Mirliva Gümülcineli Hüseyin Hüsnü Paşa, Edirne Valisi Şakir Bey (Kesebir), Jandarma Mülazımı, Müfettiş Miralay Mümtaz, Edirne Defterdarı Avni, Edirne Polis Müdürü Rıfat Beyler)


Lozan Anıtı

1998 yılında Trakya Üniversitesi’nin Karaağaç Yerleşkesi içinde yer alan eski tren istasyonu alanında Lozan Meydanı düzenlenmiş ve bu meydana, Lozan Barış Antlaşması’nın sembolü olarak Lozan Anıtı dikilmiştir.

Resim 3: Lozan Anıtı ve Lozan Meydanı
Resim 3: Lozan Anıtı ve Lozan Meydanı

Mimar Sinan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tamer Başoğlu tarafından tasarlanan ve 19 Temmuz 1998’de 8. Cumhurbaşkanı Sayın Süleyman Demirel tarafından açılan anıt, üç bağımsız konsül üzerine oturtulan sütunlardan oluşan betonarme bir yapıdır.

  • 1. sütun: 36,45 m yüksekliğiyle Anadolu’yu,
  • 2. sütun: 31,95 m yüksekliğiyle Trakya’yı,
  • 3. sütun: 17,45 m yüksekliğiyle Karaağaç’ı simgeler.

Anıtın ortasındaki beton çember, birlik ve beraberliği temsil ederken; çemberin ön yüzüne yerleştirilen 4,20 m boyundaki genç kız figürü, estetik, zarafet ve hukuku simgeler. Figürün elindeki güvercin, barış ve demokrasiyi, diğer elindeki belge ise Lozan Antlaşması’nı temsil etmektedir. Sütunların yerleştirildiği havuz, Türkiye’yi çevreleyen denizleri simgeler. Eski istasyon binalarından biri de Lozan Müzesi olarak düzenlenmiştir. 6


Bugün Edirnelilerin nefes aldıkları, dinlendikleri ve kültürel etkinliklere katıldıkları önemli bir alan hâline gelen Karaağaç; Trakya Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi, müzeleri, Lozan Anıtı, tarihi yapıları ve Mimar Kemaleddin’in imzasını taşıyan tarihi tren garıyla, şehrin sosyal ve kültürel hayatında özel bir yere sahiptir.

Kaynaklar

  1. Bıyıklıoğlu, T. Trakya'da Millî Mücadele (Cilt 1). Ankara, 1992.
  2. Kazancıgil, R., Gökçe, N. Tosyavizade Dr. Rıfat Osman’ın Kaleminden Edirne. Edirne, 2013.
  3. Tunca, A. “Nahid Sırrı Örik ve Bir Edirne Seyahatnamesi’ne Güncelleme”. İstanbul, 2014.
  4. Çetin, N. “Millî Mücadele Döneminde Edirne”. Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA). https://www.tuba.gov.tr/tr
  5. Edirne Postası gazetesi, 16 Eylül 1928.
  6. Trakya Üniversitesi Dergisi. “Türkiye’nin Nüfus Cüzdanı Lozan Edirne’de Anıtlaşıyor”, Aralık 1997, Sayı: 3, s.11.
  7. Kazancıgil, R., Tuğrul, M., Bilar, E., Gökçe, N., Karlıkaya, E. Trakya’da Yüksek Öğrenim Tarihi. Edirne, 2002.